Başa Dön
Efendimiz.com : Mukayeseli Dinler Tarihi, Kısas-ı Enbiya
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle.
1- Görmedin mi Rabbin ne yaptı fil sahiplerine!
2- Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?
3- Üzerlerine sürü sürü kuşlar saldı.
4- Onlara balçıktan pişirilmiş sert taşlar atıyorlardı.
5- Derken onları, yenilmiş ekin yaprağı gibi kılıverdi.
İrhasat denen olaylar, Resul-i Ekrem Efendimizin (sa. dünyaya teşriflerinde meydana gelen harikalardır. Bunlardan bazıları o gece Kâbe’deki putların çoğunun baş aşağı düşmesi, İranlı Kisra’nın meşhur sarayının on dört şerefesinin düşmesi, Mecusilerin taptıkları ateşin sönmesidir. Peygamberimizin sav. doğum yılında çok dehşetli bir olay meydana gelmişti. Kısaca anlatmak gerekirse Aksum krallığının Ebrehe adlı bir Yemen valisi Mekke’de bulunan Kabe’ye alternatif bir Kilise inşa ettirir. Kilisenin adı El-Kuleys’tir ve bu kilisenin kalıntıları bugün hala mevcuttur.
Siyer kitaplarının naklettiğine göre Ebrehe, Habeş kralının desteğini alarak haccı yasakladığını bildirdi. Bunun üzerine Yemenli Araplardan biri Kuleys’e girerek oradaki eşyalara zarar verdi. Ebrehe bunun intikamını Kabe’den almak üzere ordusundaki büyük filleri öne sürerek yola
Mekke’ye doğru yola çıktı. Önlerine ne çıkarsa yağmalıyorlardı. Fil suresinde “Duymadın mı?” yerine “Elem tera= görmedin mi” şeklinde başlaması, bu olayın Mekke’de herkes tarafından -görülmüşçesine- bilindiğini ve Fil Suresi indiği zaman Mekke’de bizzat bu olayı gören bir çok insanın bulunduğunu ve bu olayın çok açık bir gerçek olduğunu göstermektedir.
Siyer kitaplarının naklettiğine göre Ebrehe, Habeş kralının desteğini alarak haccı yasakladığını bildirdi. Bunun üzerine Yemenli Araplardan biri Kuleys’e girerek oradaki eşyalara zarar verdi. Ebrehe bunun intikamını Kabe’den almak üzere ordusundaki büyük filleri öne sürerek yola
Mekke’ye doğru yola çıktı. Önlerine ne çıkarsa yağmalıyorlardı. Fil suresinde “Duymadın mı?” yerine “Elem tera= görmedin mi” şeklinde başlaması, bu olayın Mekke’de herkes tarafından -görülmüşçesine- bilindiğini ve Fil Suresi indiği zaman Mekke’de bizzat bu olayı gören bir çok insanın bulunduğunu ve bu olayın çok açık bir gerçek olduğunu göstermektedir.
Mekke yakınında Mugammes denilen yerde Ebrehe ordusu çadırlarını kurdu ve çevredeki Mekkelilere âit develeri yağmaladılar. Ebrehe’nin elçisi Hınata el-Himyeri Mekke’ye giderek Kureyş’lilerin ileri gelenleriyle görüştü ve “Kâbe’yi tavaf etmeyi bıraktıkları takdirde onlara saldırmayacaklarını” söyledi. Onlara sadece Kâbe’yi yıkmak için geldiklerini, kendileri ile savaşmayacaklarını bildirdi. Görüşmeden netice alamayan Ebrehe sabaha karşı Mekke’ye ilerledi. Mamud denilen büyük fil, şehre yaklaşınca yere çöküverdi; kalkması için çok uğraştıkları halde kalkmadı. Öteki fillerin de Kâbe yönünde sürüldüklerinde yere çöktükleri, başka bir yöne yöneltildiklerinde koşarak kaçmaya çalıştıkları görüldü. Bundan sonrası bir çoğumuzun malumu olan Ebabil kuşlarının yani dağ
kırlangıçlarının azabı getirmesi gerçekleşti.
Ebabil kuşları Ebrehe’nin askerlerinin helâkına sebep olan azabı indiriyorlardı..
Çok şükür ki İslam öncesi bu döneme ait olayın şahitlerinden olan şair Nufeyl bin Habîb’in şiiri elimize kadar ulaşmıştır.
Görünen o ki Ebrehe’nin adamları bozguna uğramış kaçmaya çalışmışlardı. Seküler tarihçiler Ebrehe’nin öldüğü yılı kesin olarak tespit edemedi. Çünkü o Allah’ın evini yıkmak üzere çıktığı son seferinden asla geri dönememişti..
Ebrehe’nin Yemen’deki Kilisesi.
Zebur’da Beytullah, mübarek çöl kırlangıçları (Ebabil) ile beraber anılıyor.